loading...

Elektrikli otomobiller ile uzun yol!

Her insana merhabalar,

2023’e adım attığımız şu günlerde önümüzdeki ilk dinlence, evlatların sömestr tatiline yaklaşıyoruz. Malum , hem Covid’in hem de gribin çeşitli varyasyonlarının kol gezdirilmiş olduğu kış aylarında , dinlence planlarında araçla gezi tercih sebebi olacaktır diye düşünüyorum.

Bu bağlamda, trafikte sıkça rastlamaya başladığımız elektrikli otomobillerin zihnimizi en oldukca kurcalayan sorunsalı ile, elektrikli vasıta ile uzun yol iyi mi planlanır sorusunun kendimce yanıtı ile karşınızdayım. İlk elektrikli aracım BMW i3 ve sonrasında ailemize katılan iX3 ile yaptığımız sürüşlerden edindiğim deneyimlerimi aktarmak isterim.

Aslına bakarsanız probleminin cevabı oldukca kolay. Aracınızda bunu icra eden bir navigasyon entegreli hesaplama sistemi yoksa, ya bir uygulamadan (mesela ABRP) yardım alacaksınız ya da kendiniz hesaplayıp plan yapacaksınız.

Üç değişkeni bilmemiz ve buna bakılırsa bir planlama yapmamız lüzumlu;

Aynı içten yanmalı otomobillerde olduğu şeklinde aracınızın bir depo benzinle ne kadar yol yaptığını bilmeniz gerekiyor. Söz mevzusu elektrikli araçlar olunca, depo yerini bataryaya bırakıyor. Şu durumda bilmemiz ihtiyaç duyulan ilk şey, batarya kapasitemiz ne kadar? Elektrikli araçların batarya yerleşim bölgeleri genel anlamda alt tabanlarında oluyor ve bu alana sığabilecek batarya hücresi sayısı günümüz teknolojisi ile bizlere averaj 50-100 kW/s kapasiteli bataryalar sunuyor. Burada dikkat edilecek husus, aracın net kullanılabilir batarya kapasitesini bilmeniz. Mesela; BMW iX3 için batarya kapasitesi 80 kWs brüt iken, net kullanılabilir 74kWs’tir.

İkinci değişken motorlarımızın ve araçtaki öteki enerji kullanan sistemlerin (koltuk ısıtıcı, klima, aydınlatma sistemleri vs) 100 km de tükettikleri averaj enerji miktarını sayabiliriz. Tanıdık gelmiştir, içten yanmalı araçlardaki yakıt tüketimi denilen şey tam da bu. Elektrikli araçlar için pazarlama esnasında WLTP denilen deneysel ve oldukca gerçeği yansıtmayan tüketim değerleri verilse de, buna karşı daha gerçeği yansıtan “gerçek dünya sürüş verileri” sizlere daha doğru bir kıymet verecektir. Bu mevzuda her bir aracın özelinde derhal her sürüş koşulunda ölçüm icra eden sitelerden aracınıza hususi verileri alabilirsiniz.

İlk iki veri ile hesap oldukca kolay; batarya kullanılabilir kapasitesi bölü, 100 km de vasıta enerji tüketimi. Fakat maalesef bunlar WLTP dünyası hesaplamaları. Gerçek ise aşağıdaki paragrafta başlıyor.

Üçüncü değişken(ler) kısaca öteki tüm etmenler;

  • Sürüş dinamiğiniz (Iyi mi vasıta kullanırsınız? Agresif mi, sakin mi?),
  • Yol durumu (Yolun eğimi, kaplama kalitesi vs.)
  • Hava durumu (Isı, arka/karşı rüzgar, yağmur, kar vs.)
  • Vasıta durumu (Aracınız yüklü mü, batarya sağlığı iyi mi, lastikleriniz ve lastik havalarınız uygun mu?)

Bu saydıklarımın genel tüketime tesiri oldukca büyük olabilir. Ilk olarak sakin bir sürüş tarzını benimsemenizi elbet tavsiye ederim. Kendimden biliyorum, ilk zamanlar aracım ne kadar kuvvetli deyip birazcık agresif kullanınca, vasıta tüketim verilerini iki kat arttırmıştım. Benzer şekilde aşırı süratli gitmemeye ve enerjimizi korumaya (öngörülü sürüş) çaba etmek de enerji tüketimini oldukça düşürüyor. Kent içinde geri kazanımlı (rejeneratif yada nam-ı öteki tek pedal) sürüş, toplam enerji tüketiminizi pozitif yönde olarak etkilerken, şehirler arası sürüşlerde hem oldukca yorucu hem de kazandığınız kinetik enerjiyi hızlıca kaybetmenize niçin olabiliyor.

Dikkat edilecek bir başka husus da, aracımızı tam olarak şarj edecek miyiz? Bana kalırsa %80’i geçen şarjlanmalar süre kaybı. Bir kez mola vermek yerine 2 mola verip daha içimiz rahat ve batarya sağlığımızı koruyarak gezi edebiliriz. Birçok makalede, %80 üstü şarj etmenin batarya sağlığını negatif etkiyebileceğini okudum. O yüzden 15-20 dk lık kısa şarjlanmalı bir gezi seçmek ve planlarımızı buna bakılırsa yapmak daha mantıklı . Ya da aceleniz var ise tek şarj ile gidebileceğiniz yere kadar gider, süratli bir DC şarj bulur ,varacağınız yere gitmenize kafi gelecek menzile ulaşınca da zaman kaybetmeden yolunuza devam edebilirsiniz.

Ve son olarak birkaç tavsiye;

İlki, mümkünse şarj istasyonuna rezervasyon yapın. Böylece benden ilkin biri gelip şarja adım atar mı derdiniz olmaz.

İkincisi, oldukca süratli gitmeyin. Averaj 120-130 km/s hızları bence geçmeyin. Şu sebeple süratli giderek tükettiğiniz her fazla kW, size şarj istasyonunda beklediğiniz dk olarak geri dönüyor. Otomobiliniz oldukca kuvvetli ve oldukca süratli gidebiliyor biliyorum fakat şarjda beklemek de bir o denli can bunaltan.

Üçüncüsü, eğer rezervasyon yapmadıysanız, olası şarj istasyonu sırası sorunsalına karşı bataryanız sonuna kadar bitmeden bundan önceki istasyonu hedef alın ki eğer istasyon bozuksa yada sıra var ise bir sonrakine gidebilirsiniz.

Ve son olarak, ucu ucuna hesap yapmayın. Güvenlik payını hep fazlaca tutun ki ailece yolda heyecanlı anlamış olur yaşamayın. Yetişemeyeceğinizi hissettiğiniz an hızınızı düşürün ve ilk istasyona süratli ya da yavaş olduğuna bakmaksızın ulaşmaya çalışın. Yeteri kadar şarj edip aslolan hedefiniz olan istasyona gitmeyi deneyin.

Her insana mutlu seneler ve emniyetli sürüşler…

(Toplam: 1, Bugün: 1 )

Bir yanıt yazın